Çanakkale Belediyesi 2006 yılından bu yana otobüslerde kentkart uygulamasını kullanıyor. Yani elinizde bu karttan yoksa parasını verip yolculuk yapmak mümkün değil. Kartı bir cihaza okutup ancak öyle yolculuk yapabiliyorsunuz (bu konuda itirazlarım var ama bu yazının konusu değil). Otobüslerin güzergahları da aradan geçen yıllarda oldukça çeşitlendi. Peki bu güzergahları ve sefer saatlerini kim belirliyor? Muhtemelen bu işe bakan bir şube müdürlüğü veya daire başkanlığı var ve onlar ellerindeki araçları uygun olduğunu düşündükleri şekilde bölüyorlar. Kendilerine sorulsa şehri tanıdıklarını ve en uygun rotaların bunlar olduğunu söyleyeceklerdir.
Eğer elinizde yılın hangi günü, hangi saatte, hangi duraktan kaç yolcunun otobüse bindiği (ve nerede indiği) bilgisi varsa bunlara en uygun otobüs güzergahlarını belirlemek ve sefer saatlerini ayarlamak bir mühendislik problemine dönüşür. Çanakkale belediyesi otobüse biniş bilgisine sahip olmasına rağmen otobüsten iniş bilgisine sahip değil ama bu da çözülemez bir sorun değil. Basitçe yolculara inişte kentkartlarını okutmaları durumunda küçük bir meblağ geri ödenerek bu bilgi toplanabilir. Tabi halka ne yapılmaya çalışıldığını da iyi anlatmak gereklidir. Eğer kentli toplanan bu verinin kendisine en uygun otobüs rotası ve sefer saati olarak geri döneceğini bilirse kolayca inerken de kartını okutmaya ikna olacaktır.
Peki belediye bu mühendislik problemini nasıl çözecek? Benim önerim belediyenin topladığı veriyi (gerekiyorsa anonimleştirerek) araştırmacılara açması olacaktır. Araştırmacılar bu veri kümesinden ilk bakışta aklımıza gelmeyen başka anlamlar da çıkartabileceklerdir. Şu anda bir sorun olduğunu düşünmediğimiz konular için çözüm önerileri üreteceklerdir.
Yirmi birinci yüzyılda şehirlerdeki ulaşımın tahminler ve birilerinin
şehri tanıması üzerinden planlanmaması gerekir. Yapılacak hesaplamaların
sonunda (öyle olacağını hiç sanmıyorum ama) mevcut durumun en uygun
durum olduğu sonucu çıksa bile bundan ne kaybı olur şehrin? Yapılacak araştırma geliştirme çalışmaları için fon bulmak eminim zor olmayacaktır.
Bir belediyenin vatandaşı için ar-ge faaliyetinde bulunması ve bunu "sizin için çalışıyoruz" diyerek duyurması her durumda faydalı olacaktır.
Kamunun yapması gereken yıllardır topladığı bütün verileri araştırmacıların ulaşabileceği bir hale getirmek olmalıdır. Kim bu veriyle ne yapar, hangi problemi çözer gibi kaygılara girmeden verinin erişilebilir hale getirilmesinin getirisi mutlaka olacaktır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
izlediklerimden öğrendiğim bir şeyler var
İzlediğim ilk büyük konser 1990'ların başında Ankara'da Zülfü Livaneli konseriydi. Henüz Sovyetler Birliğinin olduğu zamanlardan bah...
-
Bu yıl kabul edilen bizim çocuklar: Ahmet Göksu - Native Graphics Backend for FreeType Demos on macOS Ali Haydar - Implementation of a g-k ...
-
İzlediğim ilk büyük konser 1990'ların başında Ankara'da Zülfü Livaneli konseriydi. Henüz Sovyetler Birliğinin olduğu zamanlardan bah...
-
Bu yıl kabul edilen bizim çocuklar: Bora Sabuncu - Remote Control Emre Çelikten - Web Data Collection for Language Modeling Gökçen Eras...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder