29 Mayıs 2007 Salı

basında şenlik 2007

Geçenlerde şenlik basında hiç yeralmadı filan diye yazmıştım. Türker Gülüm yazışmalarımız sonunda aşağıdaki listeyi gönderdi. Bu liste bir yerde bulunsun diye yazıyorum.

http://www.bianet.org/2007/05/15/96017.htm

http://www.hurriyet.com.tr/ankara/6420534.asp?gid=140&srid=3506&oid=4&l=1
http://www.stargazete.com/starextra/index.asp?haberid=51146
http://www.btdunyasi.net/index.php?module=news&news_id=3743&cat_id=1
http://www.chip.com.tr/konu.asp?id=3658
http://www.byte.com.tr/haberler/?Gorev=HaberAyrinti&Haber=541
http://www.yenisafak.com.tr/bilisim/?q=1&c=10&i=43703&Linux/ve/%C3%96zg%C3%BCr/Yaz%C4%B1l%C4%B1m/%C5%9Eenli%C4%9Findeyim
http://www.birgun.net/index.php?sayfa=111&inid=0&devami=40523
http://www.kanald.com.tr/teknoloji/kisisel/haberi.asp?Haber_no=4
http://www.avrasya.tv/art/?art=haberoku&hid=1216
http://www.cnnturk.com/BILIM_TEKNOLOJI/TEKNOLOJI/haber_detay.asp?PID=16&haberID=341932
http://www.kanalturk.com.tr/15724/odt%C3%9C'de-linux-%C5%9Eenli%C4%9Fi.html
http://turk.internet.com/haber/yazigoster.php3?yaziid=18163
http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=237411
http://www.haber34.net/bilisim-internet/6.-linux-ve-ozgur-yazilim-senligi.html
http://www.mmistanbul.org/news_detail.cfm?news_id=477
http://www.sentezhaber.com/index.php?mode=detay&index_id=10855
http://www.malatyaguncel.com/news_detail.php?id=473
http://www.dvbsat.org/forum/showthread.php?t=30245
http://www.hardwarehaber.com/haberbak.php?id=3340
http://e-bergi.com/2007/Mayis/6nci-Linux-Ve-Ozgur-Yazilim-Senligi
http://www.tubitak.gov.tr/home.do;jsessionid=7296B24D639047C610599BC7C532E0C8?sid=84&pid=0&cid=3885
http://darkhardware.com/modules.php?op=modload&name=News&file=article&sid=2864
http://www.5n1khaber.com/haber_oku.php?id=2895
http://www.ebmhaber.com.tr/oku.php?haber_id=32352
http://www.teknikhaber.com/haberbak.php?id=2681
http://www.ixirnet.com/index.php?option=com_content&task=view&id=28&Itemid=9
http://www.teknikhaber.com/haberbak.php?id=2681
http://www.haberdefteri.com/haberbak.php?id=8154
http://www.genbilim.com/content/view/3770/52/
http://www.imedya.com/articleDisplay.aspx?articleid=203658&zid=26
http://www.itb.com.tr/article.asp?aid=3272&p=2

Güncelleme: Pınar "iyi ki linkification var" diye uyarmış ;)

25 Mayıs 2007 Cuma

Özgür Yazılım Okulu

Dün bir aylık bir uğraşın sonucunda lise öğrencilerinin Linux ve özgür yazılımlarla tanışmalarını hedefleyen bir proje teklifini tamamladık. İki yıl boyunca 1000'e yakın öğrenciye 2'er hafta pardus kurdurmayı, kullandırmayı ve web 2.0 ile tanıştırmayı planlıyoruz. Bir aylık bir değerlendirme süresi var, bakalım sonuç nasıl olacak.

11 Mayıs 2007 Cuma

FreeBSD 6 İşletim Sistemi

Daha önce de güzel kitaplar yayınlayan Açık Akademi Yayınları yeni bir kitap daha çıkarmış: "FreeBSD 6 İşletim Sistemi". Kitabın yazarları isimlerini bildiğimiz arkadaşlar; İsmail Yenigül, Barış Şimşek ve Atılım Boy. Kitabı buradan sipariş edebilirsiniz.

şenliğin ardından - kısım 3

Aşağıda şenlikle ilgili eleştiri ve önerilerim var. "Bu kadar işin içinde hiç mi iyi bir şey yoktu" diyecekleri burada bırakıp devam edeyim:

  • Bence yaptığımız etkinliğin şenlik adıyla zerre kadar ilgisi yok. Dört gün içinde geçen yıl 73, bu yıl 59 seminer düzenleyip son gün yaptığımız 2 oyun turnuvasından başka eğlenceli hiç bir şeyi olmayan bu etkinliğe şenlik demek son derece zorlama bir isimlendirme oluyor. Bu yıl doğrusunu yapıp konferans adını kullandık, umarım seneye ikisini bir birinden ayırıp 7. Şenliği (Türker Gülüm'ün dediği gibi) daha sazlı sözlü yaparız. Bu haliyle bizim gibi uzaklardan işinden, okulundan izin almak zorunda olanların işi çok zor oluyor. 4 günlük bir şenlik için izin dilekçesi yazdığınızı düşünün ne demek istediğimi daha kolay anlarsınız. Her ne kadar kapanış töreninde inatla yapıldığı söylense de (neye, kime inat?) eğlenceli bir şey yapacaksak bunu seminerlerden ibaret olmadan da yapabiliriz gibi geliyor bana. Yıllardır yapıldığı gibi sadece seminer olacaksa onun da adı konferans olsun, kimseyi kandırmayalım.

  • Şenlik alanında bu yıl hiç sektör temsilcisi yoktu. Geçen yıl ortadaki büyük alanda Pardus ve IBM, D Salonunun yanında da bir kaç firma varken bu yıl kimse yoktu. Türkiyede Linux ve Özgür Yazılımlardan para kazanan bu kadar firma varken bunların birini bile şenlik alanına taşıyamamış olmak önemli bir eksiklikti. Linux'a destek veren bu kadar şirketten hiç birini yanımıza getiremiyorsak kabahati kendimizde aramamız lazım. Geçen yıl "ahh ah! Erdinç olmasa kimler gelirdi buraya" diyenler bu yıl neler yaptılar merak ediyorum.

  • Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da bir değerlendirme formu hazırlanmamıştı. senlikatlinuxorgtr'ye mail atın demek ipe un sermek oldu, hepimiz biliyoruz. Yapılan etkinlikten geri dönüş almamak mantıklı değil ama yine de böyle yapıldı. Şimdi "2005'de yapıldı da ne oldu, sanki değerlendirilebildi mi?" diye de sorulabilir tabi ama çözümün hiç anket/değerlendirme yapmamak olmadığı da açıktır herhalde.

  • Diğer bir çok etkinlikte olduğu gibi katılımcılara yaka kartlarının yanında (en azından) birer dosya içinde lkd, linux, özgür yazılım konusunda bilgiler sunabilmemiz gerekirdi, olmadı.

  • Şenliği hiç duyuramadık diye daha önce yazmıştım (düzenli seminerleri yeterince duyurmadınız o yüzden bittiler diyenlerin kulakları çınlasın). Ekim, kasım aylarında yapılacak konferans duyurularını aylardır bölüm panolarında görürken bizim bir haftadan kısa süre duyuru yapmamız hataydı. Artık buradan geri dönemeyeceğimize göre 7. şenliğin nerede, hangi tarihte yapılacağı belli olur olmaz hemen afişini hazırlayıp duyurmaya başlayalım bence. Varsın üzerinde sponsor bilgisi olmasın. Hem sponsorluk faaliyetleri için de kolaylaştırıcı bir etmen olur gibi geliyor bana. Gerekirse şenlikten bir ay önce yeniden üzerinde sponsorların da yeraldığı bir afiş yaptırır onu asarız (2007 şenliğinin afişinde sadece üç sponsorun yeraldığını düşünürsek zor olmayacaktır bu). Nasılsa gönüllüler yapmıyor mu bu işi?

  • Aslında bu da duyurunun bir parçası ama basın'ı şenliğe çekebilmek lazım. Sadece basın duyurusu ile yapabileceklerimiz bu kadar. Bir kaç ay önceden bir kaç bilgisayar dersinde haber olsaydık, gazetelerde belki de televizyonda şenlikten bahsedilseydi etkinlik çok daha büyük kitleleri kucaklayabilirdi.

  • Bu yıl altıncısını verdiğimiz "yılın penguenleri" ödüllerinin de değerini arttırmamız lazım bence. Memlekette bu alanda verilen başka ödül olmadığından bu ödülün prestijinin arttırılması derneğin de adının daha fazla duyulması anlamına gelecektir. Şenlik biteli bir hafta oldu, farzedelim ben de ödülleri, şenliği haber yapmak isteyen ama törene katılmamış bir basın mensubuyum (törene katılanı yoktu :)) şenlik sayfasında kullanabileceğim bir tek kare fotograf yokken bunu nasıl yapayım? Aradan geçen zaman arttıkça haber olma değeri de kalmadığını düşünürsek seneye neler yapmamız gerektiği konusunda daha hazırlıklı olabiliriz.


  • Yukarıda yazdıklarımın hiç birinin şenlik gönüllülerinin işi olmadığını söylememe gerek yok ama ben yine de kırgınlıkların önüne geçmek için yazmış olayım. Bunların hepsini düşünmesi, planlaması gereken "elimden ne gelirse yardımcı olayım" diye gönüllü olan genç arkadaşlar değil elbette. Derneğin basında yeralması için bu işten sorumlu bir ekip oluşturulması gerektiği uzun zamandır biliniyor ama artık bir an önce hayata geçirilmeli.

    Bunlar benim düşüncelerim, başkaları farklı düşünüyordur elbette. Çok kişinin etkinliğin şu halini yeterli bulmadığını ben şahsen biliyorum. Yönetimin bu fikirleri değerlendirmek için önce insanların görüşlerini almak için çabasının olması gerekli. Görüşleri almanın yolu da senlikatlinuxorgtr gibi kapalı bir listeye mail atılmasını istemek olmamalı. Bütün süreçleri mümkün olduğunca açık hale getirip katılımı en üst seviyeye çekmek derneğe yapılacak büyük bir iyilik olacaktır diye düşünüyorum. lkd-üye görüşleri almak için en uygun liste bence.

    yukarıda yazdıklarımdan ilgisiz not: Her ne kadar listelerden, bloglardan falan tartışmalı olduğunuz birileri olsa da onlarla yüzyüze karşılaşmak, konuşmak çok farklı oluyor. Hepimiz biliyoruz, insanlar birbirlerine söyleyemeyecekleri şeyleri kolayca yazabiliyorlar. Aynı şeklide birinden duyduğunuzda rahatsız olmayacağınız (tonlama diye birşey var, değil mi) sözleri okuduğunuzda sinirlenebiliyorsunuz (örneğin ben hem açık hem de kapalı listelerde bolca tartıştığım, karşılıklı sert ifadeler kullandığımız Türker Gülüm'le şenlikte kısa da olsa konuşmaktan memnun oldum. Bundan sonra da tartışmaya devam ederiz muhtemelen ama en azından benim için eskisi gibi olmaz). Bir amaç için birarada çalışacak insanların dönem dönem biraraya gelip, gerekiyorsa tartışmalarında, görüşmelerinde büyük fayda var. Lkd panelinde de bir arkadaş belirli aralıklarla lkd'yi konuşmak için (gündemi belirli elbette) toplanmayı önermişti, ben de çok işe yarayacağını düşünüyorum. Senede iki saatlik bir oturumda görüşüp ortak payda oluşturmak çok zor.

    ilgisiz ikinci not: Bir yıldır düzeltilmeyen sayfayı bir hafta daha düzeltmezlerse Web Sayfanıza Sahip Çıkın başlıklı bir girdi hazırlayacağım. Ayıp artık yahu.

    9 Mayıs 2007 Çarşamba

    şenliğin ardından - bölüm 2

    Kaldığım yerden yazayım:

  • Üçüncü sabahtan meren'in seminerini dinledim. Daha önce okuduğum ama dinlemediğim bir seminerdi. Meren bu işleri bırakıp kendini şov işine verse yine iyi para kazanabilir bence ;)
  • Günün geri kalan zamanında Ulak6Net Görev Gücünden arkadaşlarla sohbet etme fırsatım oldu. Saat 15:15'de adından ipv6 ile ilgili olduğu anlaşılmayan panele tahminimin çok üzerinde bir katılım oldu. D salonu neredeyse tamamen doluydu. Onur kısaca görev gücü hakkında bir tanıtım yaptı, arkasından ben comu'da neler yaptığımızı, yapacağımızı anlatıp topu Hüsnü Demir'e bıraktım. Gökova'da da dinlediğim Hüsnü iyi bir hatip olduğundan zamanın geri kalanını oldukça iyi doldurdu. Panelden sonra çimlerde bir görev gücü toplantısı da yaptık, önümüzdeki hafta içinde sonuçlandırmayı planladığımız proje üzerinde konuştuk. Aslında daha da uzun sürebilirdi ama Pınar'la birlikte lkd paneline katılmak için kalkmak durumunda kaldık.



  • Panele girdiğimizde henüz yk üyeleri kendilerini tanıtmayı yeni bitirmişlerdi. Merak edenlerin izleyebilecekleri bir videosu da bulunan bu toplantıdan akşam saat 8 gibi çıktım. Konuşanların çoğunun lkd'nin yönetim süreçleriyle ilgili eleştirileri oldu. Bu konuyla ilgili düşüncelerimi ayrıntılı olarak yazmak istedeğimden buraya fazla birşey yazmayacağım ama Yağmur'un çekincesinin haklı olduğunu gördüğümü de yazmadan geçmeyeyim. Ben çıkarken salonda neredeyse kimse kalmamıştı ve gideceğim yer 50km uzaktaydı. Çıkışta selamlaştığım Çağlar ve Koray bana harika bir teklifde bulundular: aKademy. Bunun arkasından gelen akşam yemeği teklifi de çok cazip olduğundan Ankara'nın yoğun trafiğinde bir saatlik bir yolculuk sonra recep ustanın yerine ulaştık. Keyifli bir yemeğin sonrasında gecelere akan arkadaşlara eşlik etmeyip Çubuk'a geri döndüm.
  • Son gün şenlik alanına eşim ve oğlumla geldiğimden hiç bir seminere giremedim (böylece şenlikte konuşan öğrencilerimden Mete'nin de seminerini dinlememiş oldum) ama belki de en eğlenceli gün son gün oldu benim için. Uğur (oğlum) şenlik alanının altını üstüne getirdi. Daha önce geleceğini yazmış olan Yağmur Akgün'le tanışmayı çok istiyordum ama sonradan okuğuma göre gelmemiş şenliğe.
  • Şenliğin tek şenlikli yeri olan kapanış törenine oğlum ve eşimle birlikte katıldık. Şenlikte ödül almanın en iyi taraflarından biri olan "gelecek yıl ödülü verme" mevzusu bu yıl nedense sadece "en çalışkan penguen" için uygulandı. Ödül töreni sırasında "neden" diye sorduğumda hep böyle oluyor diye yanıt aldım ama geçen yıl çokça ödül almış olduğumuzdan bunun böyle olmadığını biliyordum. Tören, Ümit'in ağzındaki sakızı sahneden tükürmesi sayılmazsa, oldukça neşeli geçti diyebilirim. Adının yanında hep ilk kelimesi geçen Pınar, yine bir ilk olarak "En Çalışkan Penguen" ödülünü alan ilk bayan oldu. Üniversite Kütüphanemizde Pardus kullanmamız da üyeler tarafından "En Başarılı Özgür Yazılım Temelli Uygulama Projesi" ödülüne layık görüldü. Bu yılın ödül töreninin diğer yıllardan bir farkı da neredeyse salondaki herkese ödül verilmesiydi. Şenlik ve konferans dahil olmak üzere yıl içinde 180'e yakın seminer organize eden seminer-cg üyeleri (sadece üç kişiler) ancak salonda hatırlanırken stand-cg üyelerine ödüller, şenlikte görev alanlara belgeler verildi. Hatta neler olduğunu hatırlayamadığım birkaç özel ödül dahi verildi. Her yıl olduğu gibi bu yıl da gezici seminerlere konuşmacı olarak katılanlara üzerlerinde adları yazılı birer lazer işaretçi (pointer) hediye edildi. Bu yıl sayı oldukça kalabalıktı; tam 21 kişi. Bu hatırayı almak üzere sahneye çağırılanlardan altısının benim öğrencim olması benim için ayrı bir gurur/sevinç kaynağı olurken diğer öğrencilerim için de etkili bir motivasyon oldu. Ben de kalemlerimin sayısını ikiye çıkarmış oldum. Ödül rekortmeni yine değişmedi ve Erdinç oldu. Kaç kez sahneye çıktığını saymaya yetişemedim ;) Barış Özyurt yine alternatif penguen ödüllerini dağıtmadı, seneye bunu gerçekleştirmek için bir organizasyon yapmak lazım. Kapanış töreninin en eğlenceli bölümü oydu bence.


  • Şenlikle ilgili öneri ve eleştirilerimi üçüncü bölüme bırakayım yoksa bu girdi bitmeyecek.

    8 Mayıs 2007 Salı

    şenliğin ardından - part 1

    Şenliğin ardından ancak kendime gelebiliyorum. 4 günde toplam 1800km araç kullanmanın bu kadar yorucu olacağını tahmin etmemiştim. Ankara-Çanakkale arasını daha önce de gidip gelmiştim ama bu sefer hem gidiş hem de geliş yolculuklarını gece yapıp bir de üzerine aradaki günlerde seminerler olunca çok yorucu oldu benim için. Neyse, işte bunlar da benim şenlik notlarım:

  • Bu yıl 40+ kişiyle geldik Çanakkale'den. Gelecek yıllarda da aşmamız zor görünen bir sayı oldu bu. Bundan fazlası birden fazla otobüs demek olacağından yakın şenlikler için pek mümkün görünmüyor bana. Bu haliyle bile açılış konuşmasını dinleyenlerin neredeyse yarısı bizdendi.
  • Açılış konuşmaları her zaman sıkıcı olur ama bu seferki gerçekten sıkıcı oldu. Hadi Mustafa Hoca'nın konuşmasının biraz uzun olmasını anlıyorum ama diğer konuşmacılardan Serkan bey dışındakiler de oldukça uzun konuştular. Hele Ankara EMO'dan konuşan arkadaş bunun bir açılış konuşması olduğu gerçeğini hiç önemsemiyormuş gibi emo'da nasıl özgür yazılım kullandıklarını uzun uzun anlattı. Açılış konuşmasını dinleyen bir basın mensubu yoktu ya da ben görmedim.
  • Açılışın ardından Ekin Meroğlu ve İşbaran Akçayır'ın sunumlarını dinlemeyi planlarken beklenmedik bir gelişmeyle Ulakbim'e gittim. Detaylarını yaz başına kadar belirleyeceğimiz önemli bir projenin bir parçası olmak heyecan verici oldu benim için. Ulak6net ekibine teşekkürler.
  • Günün sonunda seminer-cg'nin konuşulduğu panele katıldım. İşin doğrusu kırgın ayrıldığım seminer-cg'nin paneline katılmak ilk başta pek içimden gelmemişti ama iyiki de katılmışım. Seminer-cg'nin üç dönemdir sürdürülmemesini önerdiği ve benim de içinde bulunduğum dönemde kapattığımız düzenli seminerler çokça tartışıldı. Nasıl oluyor da işin içinde olan bu kadar insanın görüşüne itimat edilmeden hala "illa da düzenli seminer olsun" denebiliyor anlamıyorum. Oldukça radikal fikirlerin havada uçuştuğu toplantı somut bir iyileştirmeye imkan verecek bir fikir birliği olamadan bitti. Koray'ın apache ile ilgili söyledikleri unutulacak gibi değidi ;)
  • İkinci gün sabah "Türkiye Pardus Diyor" paneline ilk konuşmacı olarak katıldım. Comu'da neden pardus kullandığımızı, neden özgür yazılımların peşinden koştuğumuzu anlatmaya çalıştım. Tahminimin üzerinde bir dinleyici kitlesine konuştum, hatta inanmazsınız basın bile vardı ;) Benden sonra konuşan diğer üç konuşmacı da tecrübelerini paylaştılar. Kesintisiz olmasa belki daha da ilgi çekici bir panel olabilirdi. Konuşmaların ardından Erkan Tekman'ın organizasyonu ile şenliğe katılan basın mensupları ile birlikte bir öğle yemeği yedik. Sayın Tekman günlüğünde çok güzel şeyler yazmış, teşekkür ediyorum kendisine. Melih Bayram Dede de Pardus’a göç başladı başlıklı yazısında sağolsun iyi şeyler söylemiş bizim için.
  • Bu ay bitmeden hazırlıklarını tamamlayacağımız çok ses getirecek bir proje üzerinde çalıştığımızı da yazmış olayım şimdilik. Nasılsa zamanı geldiğinde bol bol ayrıntı yazarım. Anahtar kelimeler: pardus, eğitim, lise, özgür yazılım
  • İkinci günün sonunda "Bilişim ve Kadınlar: Meslek Seçiminden Hayata" başlıklı paneli dinledim. Konuşmacılardan biri olan Pınar'ın övgü dolu sözleri çok gururlandırdı beni. Aynı panelde konuşan Bilkent'li bayan ise uzun süre sohbetlerin konusu oldu. Özellikle eğlence toplumu öngörüsü hepimizin takdirini topladı.


  • Üçüncü ve dördüncü günler hakkında yarın yazmak üzere Erçin'in çektiği bir foto (resim değil ;)) ile bugünlük son vereyim yazdıklarıma:

    senlikten bir foto

    izlediklerimden öğrendiğim bir şeyler var

    İzlediğim ilk büyük konser 1990'ların başında Ankara'da Zülfü Livaneli konseriydi. Henüz Sovyetler Birliğinin olduğu zamanlardan bah...