27 Ağustos 2006 Pazar

olan biten

Neredeyse bir ay olmuş yazmayalı. Kısa kısa yazayım:

  • Ankara'da kaldığım iki haftalık süre boyunca hiç internet bağlantım olmadı. Şenlikten sonra sadece bir gün bağlantımın olmadığını ve ne garip şeyler olduğunu hatırladığımda pek önemli şeyler kaçırmadığımı söyleyebilirim. Genel olarak insanların tatilde olmasının etkisi de vardır bunda. İnsanın iki hafta internetsiz kalması durumunda da yaşayabildiğini test etmiş oldum. Elbette döndüğümde bekleyen bir kaç bin mail vardı beni bekleyen.
  • Bulduğum her fırsatta yarışmaları seyrettim. Atletizm ve yüzme yarışmalarında, geçtim madalya almayı, yarışmacımızın bile olmamasına artık tahammül edemiyorum. Nasıl oluyorda 70 milyonluk bir ülkeden bir (1) yüzücü çıkmıyor anlamıyorum. Bu memlekette bu sporların federasyonları olduğuna inanmak çok zor. Onlara sorsanız bilmem ne oyunlarında ne madalyalar almışlardır, geçen yıllara göre şöyle başarı artışı vardır filan. Yetkim olsa hepsini görevden alırım. Bundan daha kötü olamayız; çünkü sıfırdayız. Unutmadan spor spikerliğinin ne kadar zor olduğunu berbat spikerleri dinledikten sonra anladığımı da yazayım.
  • LKD'nin idari kurul toplantısına katıldım. (Internet bağlantım olmadığı için toplantı için gerekli yazışmaları benim için Deniz Öğüt yaptı, hatta telefonda, listeye gelen önemli mailleri bile okudu. Deniz, birlikte iş yapması keyifli insanlarlardan biri. Zamanla iyi arkadaş olacağımızı tahmin ediyorum.) Saat 18'de başlayan toplantı 23:30'da bittiğinde bizler de bitmiştik. Sonuç olarak diyebilirim ki; dernekte yapılacak çok iş var, daha fazla insan aktif olarak çalışmalı dernek için.
  • 2007 Şenliği için kurulan ekibe ben de katıldım (aslında geçen yıl da vardım. biraz. yok muydum?). Şenliğin çıtasını aşağı düşürmemek için çok çalışmak lazım. Güzel fikirlerimiz var, bakalım neler yapabileceğiz.
  • Şenlik-cg olarak bir toplantı yaptık. O da gece yarısı bitti. Linus'dan lastik hortuma çok şey konuştuk. Geceyi Bora, Sinan ve Deniz ile birlikte tavukçuda bitirdik. Güzel bir gece oldu benim için. Keşke daha fazla vakit geçirme imkanımız olsaydı. Aramıza katılamayan Löker'in kendisi yazdığında herkesi mutlu edecek bir mazereti vardı (yazarım demiştim :)).
  • Beni seminer-cg'ye davet eden maili yazan Çağlar da ekipten ayrıldı. Keşke hasbihal etmeye fırsatım olsa dediğim insanlardan biri Çağlar. Ekip çok önemli bir elemanını, bir eski başkanını daha yitirdi.
  • Erdinç'ten bir konudaki fikirlerini yazmasını istedim, üç haftadır bekliyorum. Buraya yazdıktan sonra umarım tekrar hatırlatmama gerek kalmaz. Yoksa kaba kuvvet kullanmam gerekecek.
  • Geçenlerde süpermen'le karıştırılmasın diye fotolarını koyduğum Faruk yüksek mühendis oldu.
  • "Oğuz İspanya'da evlenecek, orada kalacak" söylentileri doğru değilmiş. Geçen gün konuştum kendisiyle. Gelecekmiş.
  • Seneye ikincisini düzenleyeceğimi yazdığım geleneksel Özgür Yazılım Sohbetlerine ilgi olacak gibi görünüyor. Bana, hiç olmazsa on kişi kadar oluruz gibi geliyor.
  • Ankara'da yaşadığım en büyük süpriz bir kaç yıldır görmediğim Serdal'ı görmem oldu. Kendisinin ne kadar zor bulunan bir insan olduğunu bilenler anlayabilir ancak bu hissi. Sadece iki saat kadar görüşebilsek de çok güzeldi. Serdal'ı ararken telefonda konuştuğum Uğur'u da ne kadar uzun zamandır görmediğimi farkettim ve pek üzüldüm. Bu kadar sevdiğim insanları doğru dürüst arayıp sormadığım için kendime bir kez daha kızdım ve yeni kararlar aldım. "Ömer yüz metre mesafede oturuyor en son ne zaman görüştünüz" sorusuna verecek bir yanıtım yok ama kararımda ciddiyim.
  • Evdeki internet bağlantım iki katına çıkmış. Kota ile bir problemim olmadığından (nerdeyse ayda ancak 1gb kullanıyorum) güzel bir gelişme oldu benim için. Meren'le konuştuğumda bana yaklaşık 12 dolara 28Mbit kullandığını söyledi, hem de kota filan olmadan. Bizim tarifelerin ne kadar yüksek olduğunu tekrar görmüş oldum.
  • Pluton artık gezegen değilmiş :( Demek ki biri "kavak artık ağaç değilmiş" dese şaşırmamamız lazım.
  • 1 yorum:

    1. Merhaba Necdet,

      Güzel, övücü sözlerin için teşekkür ederim. Senle arkadaş olma yolunda sağlam adımlar attığımız için ve seninle çalışma arkadaşı olmaktan dolayı, kıvanç duyuyorum.

      Laf olsun diye söylemiyorum, senle tanışmak çölde bir bardak serin su gibi geldi bana.

      Selam ve sevgi.

      YanıtlaSil

    izlediklerimden öğrendiğim bir şeyler var

    İzlediğim ilk büyük konser 1990'ların başında Ankara'da Zülfü Livaneli konseriydi. Henüz Sovyetler Birliğinin olduğu zamanlardan bah...