27 Temmuz 2012 Cuma

Fatih projesinde kullanılacak işletim sistemi neden önemli?

F@tih projesinde iki farklı ama ilişkili cihaz çok yaygın olarak kullanılacak; etkileşimli tahta (yaklaşık 600.000 sınıfta) ve tablet (yaklaşık 10.000.000). Her ikisinde de kullanılacak işletim sistemleri üzerinde çokça yazıldı çizildi. Pardus özelinde ben de daha önce bu konuda bir kaç yazı yazdım [1], [2], [3].

Her iki cihaz da kişisel kullanımdan farklı yeneteklere sahip olacaklar ve eğitim amaçlı kısıtlamalara tabi tutulacaklar. Örneğin tahtalara program kurma, kaldırma işlerini öğretmenler yapmayacak, kimse yetkili kullanıcı parolasını bilmiyor okullarda. Bu nedenle tahtalara kurulacak işletim sistemlerinin üzerinde kaç programın çalışabilir olduğunun, eğer linux olacaksa deposunda kaç paketin bulunduğunun bir önemi yok. Tabletlerde ise internet erişimi bile kısıtlı olacak. Onaylayıp onaylamamak başka bir konu ama durum bu. Lafı dolandırmadan bu donanımlar üzerinde özgür yazılımların koşmasının neden çok önemli olduğunu vurgulamak istiyorum.

Ölçek bu kadar büyük olunca çoğunlukla ilk akla gelen şey olan toplam sahip olma maliyeti avantajı oluyor. Bütün bir eğitim sisteminde öğrencilerin karşılarında duracak tahtada bulunmanın nasıl getirileri olduğunu gören MS için işletim sistemi lisans bedelinden vazgeçmek kabul edilebilir bir konu. Bununla ilgili dramatik bir örnek için Bedava mı Özgür mü? yazıma bakabilirsiniz. Öğrencilerin dördüncü sınıftan onikinci sınıfa kadar etkileşimde bulunacakları cihazlarda koşacak yazılımların hayatlarında ne kadar yer kaplayacağını tahmin etmek zor değil. MS potansiyel müşterilerini kaybetmemek için işletim sistemlerini bedava verebileceği gibi üste para bile verebilir. Böyle bile olsa F@tih'te özgür yazılımlar kullanmanın ülkenin geneli düşünüldüğünde toplam sahip olma maliyeti daha düşük olacaktır. Ülkenin geleceğinde kullanacağı yazılımların ve bunların ihtiyaç duyacakları donanımların toplam bedellerine bakılırsa MS'in tahta başına vereceği 5$'dan çok daha karlı olacaktır özgür yazılımlar kullanmak.

Bir kısmı hayatlarındaki ilk bilgisayarı görecek olan çocukların karşısına özgür olmayan bir işletim sistemi çıkarmak ve bütün eğitim hayatları boyunca onu karşılarında tutmak onları "lisans bedeli, krekli yazılım, kırılmış yazılım, izinsiz kullanım, virüs, antivirüs" kavramlarıyla büyütmek demek olacaktır. Debian, Pardus veya Android ise sunacağı teknik olanakların yanında çocuklarımızın "özgürlük, sınırsız kullanım, özelleştirebilme, paylaşım" gibi kavramlarla büyümelerine imkan verecektir.

Özgür yazılım MS'in lisans bedelinden veya üste vereceği paradan çok daha önemlidir. Umarım bu konu hesaba katılmadan MS'in kucağına itilmeyiz.

6 yorum:

  1. Hocam merhaba,

    Daha önce de birkaç yerde yazdım. Tekrar yazayım: Android'e kim destek veriyor Türkiye'de? Google ilgilenmemiş proje ile. Bir ofis açsa, o işten para kazanırdı, ama ilgilenmemiş işte. Google ilgilenmeyince de tabletlerdeki Android tehlikede. Zaten Flash da kalkıyor hazırlanan eğitim yazılımından, dolayısıyla Android zorunluluğu da ortadan kalkıyor.

    Pardus / Debian desteğini ise hiç söylemiyorum. Benim bildiğim Türkiye'deki en kalabalık özgür yazılım şirketi 10 kişilik. O profilde şirketlerle bu kadar tahtayı destekleyemezsiniz.

    MS ise öyle değil. En azından "bilgisayarcılar" var sağda solda, hepsi de işlerini görecek kadar Windows bilirler. O da destek için yeterli.

    Üzgünüm, 10 yıldır ancak bu kadar zıplayabilmişiz, hala durum kötü...

    YanıtlaSil
  2. Nasıl kim destek veriyor Devrim? Sen dünyanın en büyük alımını yapacaksın da destek verecek firma bulamayacaksın, bunun imkanı var mı? Ayrıca işletim sistemi seviyesinde Türkiye'de hangi firmadan destek alınıyor microsoft işletim sistemlerinde? En kabadayısı ms'e kayıt açıyor. ms deposuna commit yapan mı var sanki.

    Yukarıdaki yazıda özgürlük konusunun daha önemli olduğunu anlatmaya çalıştım ama olmamış demek ki.

    YanıtlaSil
  3. Hocam destek konusunu bizzat kulaklarımla duydum. İmkanı var yani, oldu çünkü olay.

    MS ya da Oracle -- ne olursa olsun adları var. Bir şekilde destek çıkarlar insanlar.

    Hocam özgürlük konusu senin için, benim için. Dışarıdaki dünyanın umrunda değil, eninde sonunda parasına, ticaretine bakıyor insanlar.

    10 yıldır bu kadar yapabildik derken onu diyordum: Farkındalığı yeteri kadar yaratamamışız galiba. İçimde 10 yıl öncenin enerjisi var birkaç aydır. Acaba tekrar büyük konferanslar mı yapsak? Sadece kamu ve büyük ticari firmalara...

    YanıtlaSil
  4. Özgürlük mevzusu niye bize kalıyor ben asıl onu anlamıyorum. Karar verme konumunda olanların da böyle kaygıları olması gerekmiyor mu?

    YanıtlaSil
  5. Kesinlikle özgür yazılımlı bir işletim sistemi kullanılmalı (Pardus gibi)
    İşletim sistemi piyasası tekelcilikten kurtarılmalı,bu proje de tam uygun bence ama kim duyacak ki sesimizii ohooo.

    YanıtlaSil
  6. Tahtalarda ön tanımlı Windows açılıyor. Pardusu açmk için klavye lazım ve Pardus kulanmayı düşünen öğretmen yok.Tahtaya usb belleğimi taktım sürüsüyle gizli dosya atmış.

    YanıtlaSil

izlediklerimden öğrendiğim bir şeyler var

İzlediğim ilk büyük konser 1990'ların başında Ankara'da Zülfü Livaneli konseriydi. Henüz Sovyetler Birliğinin olduğu zamanlardan bah...